16 Temmuz 2009 Perşembe

Turkiye

 

Turkiye'nin içinde bulunduğu hal'i aklı başında zevat tam anlamıyla bir kaos olarak görüyor.

Bu kaos halinden kurtulmak için devleti yönetenlerin icraatleri dolayısıyla kayda değer iyileşmeden çok hergün daha da içinden çıkılmaz bir hale dönüşüyor.

Esas itibarı ile ülke,hükümeti,muhalefetiyle millet meclisi olarak,ordu'suyla,yargısıyla,üniversiteleriyle,STO,aydınlarıyla birlik olup,bu ha'e ülke neden geldi,ülkeyi bu içine düştüğü durumdan kurtarmak için elbirliğiyle ne yapmak gerektiği hususuna kafa yorması,çareler bulması,iyilestirici kararlar alması gerekiyor.

Ülkede saydıgım unsurlar bunumu yapıyor?

Tam tersini yapıyorlar.

Başka açıdan bakmayı deneyelim,

Böyle bir gidişin varacağı noktanın ne olacağını bilen biliyor,değimli?

Devlet iflasın eşiğinde,siz ona keza,gün geçtikçe alım gücünüz düşmüyormu?

Her kesim vatandaşı bu zor ekonomik durum sarsmıyormu,sarsıntı yıkımlara yol açmaya başlamadımı?

Parlamenter sistemde o bilenlerin mecliste olması,alacağı kararlar ile ülkeyi kurtarması esastır.

Bugün Hala,Egemenlik Kayıtsız Sartsız Milletin kabul edildiği için Millete soruyorum, 

O bilenler Mecliste yokmu?

Varsa neden gerekeni yapmıyorlar?

Çoğuluk mu yok?yoksa bizim meclisimizde çoğunluk aptalmi yada hain'mi gerekeni yapmıyor?

Meclisteki zevat sizin vekiliniz değimli,sizler seçmedinizmi,bugün olan bir hal değil bu,öyleyse neden değiştirmediniz,defalarca seçim yapıldı,ısrarla seçtiğinize göre millet olarak halden memnunsunuz.

Yok öyle değil,alternatif yok,ötekilerden  yani denediğimiz muhalefetten iyi bunlar,o yüzden seyetmiştik mi diyorsunuz,yoksa siz mennunsunuz da bazı münafıklarmı ortalığı karıştırıyor diyorsunuz?

Münafık kim sahi?

Bu hepimizin gördüğü memleketin gidişinden memnun olmayanlarmı,yoksa aynı doğrultuda gitmekte devam etmesini onaylayıp memnun olanlarmı?

Orda da belirsizlik var,taraflar birbirlerini suçluyorlar.

Bir taşkaladır gidiyor,bu arada Türkiye nereye gidiyor?

Memnun olanlar "iyi olacak iyi"diyor,mumnun olmayanlar,mevcut durumun üstüne vatanın,bunların iyi olacak dediğini yaparsak birde bölüneceğiz diyor,öp babanın elini şimdi.

Egemen milletse ne yapacaksınızda iyi olacak onu apaçık anlatıyorlarmı?anlatmıyorlar.

Siyasetçiler iyi bir şey yaptılarmı abartarak anlatmazlarmı,hatta yalana bile basvurmazlarmi,bizi oyle bir siyasete alıştırmadılarmı?

İyise neden ballandıra ballandıra anlatmıyorlar?işte fırsat ellerinde,belki birden oy oranlarını %80 yapacaklar.

Bu işte bir enayilik yokmu?

Var diyenlermi münafık,yoksa siz kötü niyetlisiniz ,evlet sırları açıklanmaz,bunlar tam devlet adamlığı yapıyor,iyi olacak diyor,daha ne desin diyen kesimmi münafık?

Vatanın bölünmez bütünlüğüne koruyacağım diye yemin edip sonrada CB,ye vatanın 7 parçaya bölünmesini teklifini milletten,Allahtan utanmadan yapanlarmi münafık,yoksa gerekeni yapmayanlarmı? Yoksa gerekeni yapmayanları hoş goren tepkisini göstermekte zaaf içinde olan bulunan kesimlermi münafık?

Bunu daha ortaya cıkartmayı becerememişken,ödenmez borç katlanıyor,en verimlivatan toprakları satılıyor,İsrail eline geçirdiği topraklarda tarım yapacağı dedikodusu varken ülkede tarım bitme aşamasına getiriliyor,1TL ye aldığımız patates %100 artışla 2TL oldu,

İşsizliğin önü alınamıyorken ufukta esas ekonomik kriz beklentisiyle sosyal patlama beklentisi var,

Aklı basında insanlar bin defa sanaldada yazdı çizdi,izah etti,Tarihten örnekler verdiler hala veriyorlar yine TIK yok millette,

BU GİDİŞLE PARAM PARÇA OLACAĞIZ,

Bunu önlemesi gereken tek yetkili organ TBMM den CB ye bölünme teklif ediliyor,

Yok birsey olmaz müsaade etmeyiz 

DAHA NE OLSUN…DAHA NEYİ BEKLİYORSUNUZ?

Yok ben tırsıyorum,görevi bunu önlemek olanlar var onlar müsaade etmesinmi diyorsunuz?

O zaman,bu memlekette bir de ben teklif sunayım;

Yönetimi Genel Kurmay Başkanlığına verelim.

Yok bu çok askeri oldu diyorsanız,sivil düşünelim;

Egemenliği milletten alıp başka yere vermek için bir komisyon kurulsun,bu teşhis komisyonun üyeleri;

Ekonomiden anlayan halihazırda ekonominin dümenini tutan bakanımızla eskiden başbakanımız olan ekonomi prof.Sayin Tansu Çiller,gelişmiş milletlerden ABD,İNGİLTERE, BAZI AB uyesi ülkelerinde seçerek birer üye,

 

     

 

 

 

Lozan görüşmelerine başmurahhas olarak katılan İsmet İnönü,

" hiç unutmadığı" nı belirttiği bir anısını şu şekilde kaleme almıştır:

 

"Bir defa Lord Curzon ile bir gece toplantısında bulundum.

Amerikan murahhası Mr. Chail de vardı."


Lord Curzon bana dedi ki:

 

"Konferansta bir neticeye varacağız. Ama memnun ayrılmayacağız. Hiçbir işte bizi memnun etmiyorsunuz. Hiçbir dediğimizi makul olduğuna, haklı olduğuna bakmaksızın kabul etmiyorsunuz. Hepsini reddediyorsunuz. En nihayet şu kanaate vardık ki; ne reddederseniz hepsini cebimize atıyoruz. Memleketiniz haraptır. İmar etmeyecek misiniz? Bunun için paraya ihtiyacınız olacaktır. Parayı nereden bulacaksınız? Para bugün dünyada bir bende var, bir de - Amerikan murahhasını göstererek- bu yanımdakinde. Unutmayın, ne reddederseniz hepsi cebimdedir."


Curzon sözlerine şöyle devam eder:

 

"Para kimsede yok. Ancak biz verebiliriz. Harap bir memleketi nasıl kurtaracaksınız? İhtiyaç sebebiyle yarın para istemek için karşımıza gelip diz çöktüğünüz zaman, bugün reddettiklerinizi cebimizden birer birer çıkartıp size göstereceğiz."

 

İsmet İnönü, Atatürk'ten aldığı talimat ve yetkiye dayanarak, Lord Curzon'a şöyle cevap verir : " Şimdi meseleleri halledelim. Para istemek için gelirsem cebinizdeki kartları o zaman gösterirsiniz".

 

İşte o kartlar şimdi birer birer çıkarılarak gösteriliyor ve ödetiliyor.

 

 

 LOZAN ANDLAŞMASININ ORİJİNAL BELGESİ  

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Hiç yorum yok: